SİTEYE DAİR

Öncelikle hoşgeldiniz... Bloğumu 2012 martında heyecanla açtığımda, izlediğim oyunların bende yarattığı etkiyi ve birikimim yettiğince bu oyunları yorumlamayı ve paylaşmayı amaçlamıştım. Sanatın pek çok alanıyla ilgili olmama rağmen tiyatro ile akademik anlamda bir bağım yoktu, çevirmen olduğum için "Tiyatro Çevirmenliği" çok ilgimi çeken bir alandı. Kendimi geliştirebilmek adına pek çok oyun izledim, okudum, araştırdım, düşündüm. Halen devam eden ve edecek olan bu süreç, tiyatroya olan sevgimin dışında ayrı bir bilinç ve birikim kazandırdı. Bundan sonra oyunlarla ilgili yazılar dışında, tiyatroyla ilgili farklı paylaşımlar da yapmak niyetindeyim, çünkü sanat insanın ruhunu zenginleştirir. Bu zenginliği her zaman paylaşmak dileğiyle, Onur.

20 Ekim 2012 Cumartesi

OYUN


                                OYUN

        “Belki anlam olmayan yerde anlam arıyorum…”


Yazan: SAMUEL BECKETT
Çeviren: LEVENT MOLLAMUSTAFA
Yöneten: ŞAHİKA TEKAND
Sahne Tasarımı  : ESAT TEKAND
Işık Tasarımı: ŞAHİKA TEKAND
Kostüm Tasarımı: AYŞEN AKTENGİZ
Yönetmen Yardımcısı: OZAN GÖZEL-GÖKSEL ARSLAN
Süre  : 55 DK

OYUNCULAR :

ALİ GÖKMEN ALTUĞ, ALİ MERT YAVUZCAN, ASLI AYBARS, ASLIHAN KANDEMIR, BUKET YANMAZ KUBİLAY, BURÇAK ÇÖLLÜ, ÇAĞLAR YİĞİTOĞULLARI, ELİF ÖZGE ÖZDER, ESİN UMULU, MEHMET OKUROĞLU, NURDAN KALINAĞA, OZAN GÖZEL, ÖZGÜR KAYMAK TANIK, PELİN BUDAK, SEDA FETTAHOĞLU, SELEN KARTAY, YELİZ GERÇEK, YEŞİM KOÇAK

Dün gece geçtiğimiz mayıstaki tiyatro festivalinde ilk gösterimi yapılan ve bilet almama rağmen rahatsızlanıp gidemediğim “Oyun” adlı Şehir Tiyatroları oyunundaydım. Oyunun afişinden alışılmadık bir oyunla karşı karşıya olacağımı tahmin ediyordum ve yanılmadım da.

Şahika Tekand’ın Samuel Beckett’in bu kısa oyununa modern bir bakış açısı getirdiğini düşünüyorum. Oyun, bir aşk üçgeni etrafında şekilleniyor. Üç kişi ile klasik bir dekorda da oynanabileceğini düşündüğüm bu oyun daha fazla oyuncu ile alışılmadık bir dekorda sahneleniyor. Bu yenilikçi yaklaşım benim oyunu beğenmemdeki önemli bir unsur. Üç katlı kül küpleri, bu aşk üçgenini temsil ediyor, alt ve üst katlarda kadınlar, ara katta sıkışmış, kafası karışık erkekler… Gerek tekrarlarla gerek değişik vurgularla anlatılan bir aşk hikâyesiyle karşı karşıyayız. Hemen herkesten duyabileceğimiz bu aşk öyküsü, Tekand’ın yorumuyla sanatsal bir şölene dönüşmüş.

Kadının “beni düşünen var mı?” sorusuna karşılık erkeğin “buna verilecek yanıt yoktu” veya “pardon” cevapları, erkek-kadın ilişkilerindeki değişmez temelleri oluşturur. “Oyun” da bunun üzerine kurulmuş. Işık ve efektlerle de “alışılmadık” bir yorum almış. Oyunculuk anlamında ise tüm oyuncuları tebrik etmek gerekiyor. Zamanlama ve oyunculuk konusunda çok büyük bir çaba gerektiren bir oyun çünkü. Tüm oyuncuların performanslarının en üst düzeyde olması ve birbirleriyle tamamen eşit bir oyunculuk düzeyi sergilemeleri ise çok önemli bir artı.

Sanatsal değeri yüksek, yenilikçi, alışılmadık oyunlar beni her zaman cezbeder. Yine Şehir Tiyatrolarında geçen sezon izlediğim Abdul Mounem Amayri’ye ait Kargaşa oyunu, benim bu “alışılmadık tiyatro” anlayışımı açıklayan bir diğer oyundu. Bu iki oyunun belki yakın olarak bir benzerlikleri yok ama benim tiyatro zevkimce bu tür oyunların benim için ayrı bir yerde olduklarını söylemeliyim, dilerim bu kategoriye daha bir sürü oyunlar ekleyebilirim.

Eğer sanatla gerçekten ilgileniyorsanız, tiyatro/oyunculuk/yorumlama üzerine derinlemesine düşünüyorsanız, “Oyun” size yeni kapılar açabilecek bir cevap olabilir, görmelisiniz.

                                                

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder